Ana içeriğe atla

BiGG SEA Panelden Dikkat Çekenler

BiGG SEA Panelden Dikkat Çekenler

TÜBİTAK’ın 150 bin TL’lik hibe desteği programını yürüttüğümüz BiGG SEA (www.biggsea.com) ‘de 29–30 Eylül günlerinde SUCOOL Taksim Ofis’te projeleri TÜBİTAK’a göndermeden önceki son adım olan BiGG SEA panelini yaptık. 2 günde, sabahtan akşama kadar; yatırımcılar, özel sektör yöneticileri ve akademisyenlerden oluşan bir jüri* ile 50 proje dinledik.

Aşağıda bu 2 günden aklımda kalan yerleri paylaşacağım. Projeleri burada açıklamayı uygun görmüyorum, isim vermeden bana değişik gelen noktaları yorumlayacağım. Bazı girişimciler için ders alabilecekleri noktalar olacaktır.

1. Vizyon. Bir jüri üyesinin bir proje için kurduğu cümlelerden biri şu: “Bu kadar tecrübeli insanlardan lise öğrencisi projesi çıkması çok acı.”. Fikir sahibi ve projedeki ortaklarda doktoralı ve tecrübeli insanlar olmasına rağmen, yapmaya çalıştıkları şey jüriye basit geldi.

Yetkinliklerinizle fark yaratacağınız işler yapmaya çalışın.

2. Küçük düşünmek. Ortaya çıkarmak istediği ürünü satmaya başladıktan 4 yıl sonra 30 Bin Dolar ciro hedefleyen bir girişimle karşılaştık. Hiç şüphe yok ki, bu, 150K hibe (bunu yatırım olarak düşünelim) alan bir girişim için oldukça az. (Yeni gelir kalemleri ile)

Büyük resmi görebilen bir bütçe öngörünüz olsun.

3. Şirket yönetme yeteneği eksikliği. Benim en çok dikkatimi çeken olaylardan biri buydu. Bir projede, şirket kuruluşunun ardından gelecek 4 yıllık bütçe tahminlerinde, tahmini ciroyu içeren bir tabloda, 4. yıl — 300 Milyon Dolar gördüğümde bana çok iddialı geldi. Elbette girişimciler belli varsayımlara göre plan yapıyor, bunda sorun yok. Fakat, kontrol ettiğimde, tablonun baştan sona hatalı olduğunu gördüm. Girişimci, sunumunda, ortak almayı düşünmediğini ve tek başına bu işi yapacağını söylemişti. Ben de tablodaki rakamları açıklamasını rica ettim. Aldığım cevap şok etkisi yarattı: “Ben ciro işlerinden anlamıyorum. Başkasının yardımı ile yaptım.”. “Ciro işlerinden anlamayan” birinin olası 150 bin TL sermayeyi yönetebileceğine inanmak çok güçtür. Ürün geliştirme tekniği olarak çok yeterli olsanız da,

Şirket yürütmenin ayrı yetkinlikler gerektirdiğini bilin.

4. Sonraki adımları planlamamak. Yine bir panelist yorumu: “Bazı girişimciler arabanın kornasının tuşunda inovasyon yapıp yeni bir araba üreteceğim diyor gibi.” Bu, duyduğum güzel benzetmelerden biriydi. Gördük ki, birkaç projede son ürüne (anlatması kolay olsun diye 3D yazıcı diyelim) eklenen sadece 1–2 yeni özellik vardı, bu 3D yazıcı üretimindeki yüzde 5’e denk geliyordu. Jüri tarafından, prototip ürettikten sonrasına dair girişimcinin planları sorulduğunda, cevap sıfırdan yeni bir 3D yazıcı markası yaratmaktı (daha önce bunun üzerine çok düşündüğünü sanmıyorum). Bu elbette mümkün. Fakat %95’ini dışarıdan alacağın bir üründe ne kadar rekabetçi olabilirsin, tüm bu üretim yükünü yüklenmek optimal midir, bunu iyi yorumlamak gerekir. Onun yerine 3D yazıcı üreticilerine ya da halihazırda yazıcı sahibi olanlara yazıcılarına eklenecek bir modül olarak satmak daha iyi bir ticarileşme yöntemi olabilir mi, bunu düşünmesi beklenir. Her ne kadar girişimciler uzun vadede bir hayal satsa da, buraya nasıl gideceğini yakın gelecek üzerinden planlamış olmalıdır.

Hayalinize giden yolu adım adım planlayın.

5. Yenilik neden yapılır anlamamak. Bu başlık biraz tartışmaya açık, kabul ediyorum. Bakalım siz bana katılacak mısınız. Dünyanın başka yerlerinde yapılan ve Türkiye’de de patenti alınmış bir ürünün biraz değişiğini yapmak isteyen bir girişimci sunum yaparken; jüriden, yaptığı değişikliklerin halihazırda olan üründen ne gibi avantajları olduğunu söylemesi, neden bu değişiklikleri yaptığını söylemesi istendi. Cevap bana itici geldi: “Değişiklik yapmamın birinci sebebi (başkasının sahip olduğu) patenti aşmak.” Yeniliklerin sebebi daha iyi -hatta bariz daha iyi- olmaktır. Ticari olarak patenti aşması bir gereklilik olabilir ama bunu yaparken bir avantaj yaratmıyorsan bunun pek de bir anlamı yoktur. Her halükarda bir yeniliğin yapılmasının ilk sebebi başka bir patenti aşmak olmamalıdır.

Yeniliklerin sebebi -bariz derecede- daha iyi olmaktır.

Özetlemek gerekirse, küçükten başlayan ama vizyonunu geniş tutan, işine ve iş yönetmeye hakim, kendine has özellikler sebebiyle diğerlerinden ayrışarak başarılı olmaya çalışan girişimci EKİPLERİ gerekiyor. Kutlu Kazancı’dan duyduğum şu sözle kapatayım:

Yeni bir iş kuracaksanız, o işi o ülkede bilen en iyi 10 kişiden biri olmalısınız.

Naci Kahraman

*Tüm jüri üyelerine, projelerin gelişimine verdikleri destekleri için teşekkür ederiz:

Ahmed Furkan Gül, Türk Telekom
Aytül Erçil, Prof., Vispera
Atıl Erken, CollectiveSpark
Aydın Bırık, Turkcell
Egemen Alpay, FarPlas
Ezgi Siber, TTNET
Fazilet Vardar Sukan, Prof., Ege Üniversitesi EBiltem
Hamit Serbest, Prof., Adana ÜSAM
Metin Salt, Vestel Ventures
Numan Numan, 212 Limited
Rıza Durucasugil, NETAŞ
Selçuk Atlı, 500 Startups Entrepreneur in Residence

 

yazının orijinali: https://medium.com/@nacikahraman/bigg-sea-panelden-dikkat-çekenler-41da516286dc#.gd4r3kyjp